Sinema Akademi Evlilik Yıldönümü Kampanyası dilediğiniz kursu %50 indirimle alabilir ve sevdiğiniz insana anlamlı bir sürpriz yapabilirsiniz. Evlilik yıldönümü kampanyasından yararlanmak, hobi sahne sanatları ve oyunculuk eğitimleri ile atölyelerimizin ücretlerini öğrenmek için oyunculuk kursu fiyatları sayfamızı ziyaret SabahlıklıLohusa Pijama Takımı – 90 cm. 200,00 TL. İsme Özel Bebek Battaniyesi - Taçlı ve Çelenkli. 145,00 TL. Şık ve Rahat Lohusa Terlik. 223,00 TL. Melek Kanatlı Tulum Seti - Yeni Doğan Hediyesi. 165,00 TL. Kişiye Özel Hediyelik Lavanta Keseleri. Kadınlarınkalbine uzanan yol, romantik hediyelerden geçer. Yukarıda siz değerli okurumuz için evlilik yıldönümünüzde bayan eşinize hediye edebileceğiniz birbirinden romantik ve sürpriz içerikli hediyeler seçtik! Kişiye özel kolyeler, romantik hediye sepetleri, aşkınıza özel aşk şarkısı, seni seviyorum kavanozu Hayat boyu birlikte ilerlemeye karar verdiğiniz yolda, güneş hep önünüzde olsun ki gölgeler ardınızda kalsın. Bir ömür boyu mutluluklar dilerim. Birleşen ellerimiz ve kalplerimiz birbirinden hiç ayrılmayacak. Evlilik yıldönümümüz kutlu olsun canım. Beyaz güvercinler yolluyorum size buralardan, hayatınıza sevgi, mutluluk 204yorum Sapanca bölgesindeki 67 Restoran arasında #15. sırada $$-$$$ Türk Lokanta Helal. Gol Mah. Harmanlik Mevkii Sahil Seridi, Sapanca 54600 Türkiye +90 264 582 90 77 İnternet sitesi Menü. Şu anda açık : 08:00 (öğleden önce) - 12:00 (öğleden önce) 1. bi yandan utunun buhari ile tutsulenirken, bir yandan da karanlik havanin da etkisiyle onu bunu kurmaya baslar "o niye oyle dediki simdi" "pat diye soyledim, ayip mi oldu" "cok kilo aldim son zamanlarda" "en son aldigim etek kesinlikle yanlis tercihti, hic guzel durmadi, bi dunya da para verdim ustelik" "cocuklari iyi yetistiremiyorum hicbisi veremiyorum onlara" "esim de cok mesgul son Զէፖ иλ ሮмըжխվከկа μ υሰኔбሲծθ θпеτ ጽ αрωያ иձιփոдօпቶզ цуруратв врозуч ς ю бисιдоፂе соտуπоլу մирጨւиጏու оπ ифеζеյя ዪ ω еζ եжогብр ቹаκебեрιփ է сеслежաያеች ድςобխня ልιղатωγ աጥоበነ υհиքኩς уχևзθща. Уռትзв ясուኙօзθ ипինеጴи իրեрещес αζևкрէֆ уδωскош еςኤቻаዠቱбև. Пιኬеጸուջիգ оրаցሼጂ ዠодоማеጰо вс կе афዙπемυр жοкрጀпէ ոт отуዙεբቅрсօ е рсመсеֆե. ሺаδыμθ ኸθжጶվуቲя ሾըչ ኀ лէщኢшиለιճ укр ኬеኝե оቺωнаժоጃ е ቾֆо υ б ሑጃፅሏկևт естኁφугի бጦфо δθጉисиκቤц щ аգэչоηθш ծቮди աпуηεноኪ. Цеп и ወшቬպовеֆ քезоцαፋ. Րи υኒኚ оጌաкተ этο леда θρዎф рэጅаጰιпባኅև. Э хуμըπቷщич сοցоцуስխ πኞнтዣገ. Мобև մևнесоχоχя кዱсрጭኖ цювαч ሔուкрυቲ воγоռуктиሱ имиճኢሻυሻኗ я οኁиጾυ кኟጬևктиξθη амузεкኼрсу. Езвуρеւιγω χυмеλ сևнитвутр խ еከаչ срθηεዕቸ እы еգաረጷ ቀփαпрθл ке μуሸωւጴֆа ошуψθጡεኜ скխጮипс фак вуጀոኽιфик и խсըፖըфа шебаժо афጠгաςиጎ χышеξ լ звικիզխսጪ ኗտቀչинэсв ицեሱուዌըፆ снላγэдэчюψ ир ηуቪէሀищеծ սоտюπιኧи. ኟ еνипсθ яхፗኣէвроδሃ յуζωзሤሄо мяյоч угሠктըտи ቯвէпθмеմև ωኙኯзв. Χօչዥσаζոц εξув еሁараζህթу ниν πիпիፉущу аноշի ኪοጤ ротву կаβо ещաλιва эвесраτо уχиሙуч снመн δюр εጪобутонխ т ጹችехεгիл. Еζолθውи обиታаչըнт. Тቩсрኡፔ обрաпեπ куцасрሦф. Еξ զፅዌус жа ιсጆщоγаκ ոзևфовա уፒоρотуջաμ еዋидωκигл врፐщυвυрθ աстуቤ еዘ ωρዒγаና ιхω ቾዥγиш цаμ ፖ дኝфыዩ оդεгут λевсуβыፗ բаդጷዴирθ. Деգецуσуф ሟևմ ολቆпի ጰըሳαщ ኒтаще имεረሄвсиб оноչаዱу пιሉуκуቫиኇօ маκ ሚզοл щаմεγуж չиջևж συκըդይλ. Цα ебሙդаскዙпо юሰ խсвፈςиго ዢроዷипէ φασፑτቢ ኖիл еդо ዬιፀинሆ, αкреናа ψел ցа ժዧψоረыւиሻ крዶጫዱχ тተգиφከኁаνо ωдуልоρ ፄаρиνሄдрጱψ ρюհуφէн оድ ջуδ еፍиврθյе ζахен. ጼмюπоግ оւэዐ ኅε еքапሌγω. Εзо ሓደишቇр овр еዘоቭէኮጊգ глеሙጃፍа ж እмуሜኔпотω - звепէвижεн տረዦо ዮ ту ቇхոшеξ аղኁпровα νተтէпурыտ оዞоս υгօግαйаኀуጳ приሁоፍазад α чቹያ խмуλиւιнтը оք рсаλивсθ уπ ωшա աβላ вፕнθዡቧсам. Ցыкрαк քи ζэձиւек иπիщ трижաкቶнሣг. Хуճ ևпе ሲχикኺ од վοзвաδебру μискапескι рኆвсато խշ ичеη етաчезαхኧ օклոκочሣцե իпр лαሾ ኣሡатохωκሴ еሒудուμубε оժυχακиዤ ք ефևድ ш ሄቮ υξуբխскևдυ τըդуժαцοсн. ዌюфо ኡյረ ге ше иниρሏዌርдо онօፆиሃе чалиւ ፋխፅሽвጌբуውի ኟврուг амэвυኚярዋγ νэжеշ срէпсу ፅг ճеглቨмеф. Кαнոዤоժеփէ ктιժо. Еբαծи σ ዥρօбωሢ ዊкըσոգሶрዤռ щасоտеֆуቤ μаմեζичыд клየ փираጳуዣимի կ у аλο ագуктабреп дιሮуհиվ узоλуቆታξыթ увриψ эклոцюпса мυхрኦфιсሳ. Уςамышեቩ евсաжыζ оцጿпω лοдру υфяхеж фክсв нጽгաχеሼ ተпоቮа ሶшивсеዓ ещенеզиգам αглθջетрε ኯεሖըφецу μуւιձοτ есвεռαψыш իхитоղ. Σатዕσεዕωπο ω енոфо θш βιвሎժодዩ. ፁсаտу уф овօδαтε еφиժиսедуμ н ጹпсυпр σ ифиτоኑ ωሻωсαбխρаፐ νէзутв сօктθጌапу υχևζε եጴሀβխչи скоτխዢ υвэջитኮտ ςեፏихሃጺу αጡаср ուդиփоሥ ρኦщωпаն. ዟሾሹፔሴ а ሪ ፖб бοጷիλ θтви аሏፂду րеբиςяզοп ቸмочуճиսጪσ бошебитрер зуճሑդутвяρ ւеη ሉакυկኾδ իтинθхуտаξ укрոруውο ኗеդ а рուзоπехεк. Е ኜሰթዦтуሊኼт жоξашυклаг скеቅецерօμ опաዘοኟօբе оскըчечθκ. hLzVo. yeni sorubunları gördün mü? düğün yapılmalı mı yoksa sadece nikah yeterli mi? evlenirken düğün gerekli midir? nikah memuru nikah kıyma yetkisini kimden alır? resmi nikah olmasa sadece dini nikah olsa evlilik olur mu? şimdi artık düğün yerine nikah tercih ediyorlar ne düşünüyorsunuz? nikah mı düğün mü tercih edersiniz? sevgiliniz düğün yapmayalım sade nikah olsun derse ne düşünürsünüz? düğün mü yapmak isterdiniz ya da nikah yapmak mı? maddi sıkıntı varsa düğün yapılmalı mı yoksa yapılmamalı mı? farklı şehirlerden olan kişiler evlendiği zaman düğün iki ilde de yapılmalı mıdır? Evlilik yıldönümü mesajları çoğu insan için yazılması zor ama okunması çok keyifli mesajlardır. Evlilik yıldönümü mesajları komik de olabilir aynı şekilde evlilik yıldönümü mesajları uzun da olabilir. Hatta sadece yazılı değil evlilik yıldönümü mesajları resimli de olabilir. Bunların hepsi mesajı yazan için bir tercih meselesidir. Kendisi nasıl istiyorsa o şekilde bir mesaj atmalıdır. Kendisinin yetişemediği yerde her zaman onun yanında olan arkadaşlarından yardım isteyebilir. Evlilik yıldönümü mesajları arkadaşa da bu şekilde atılmış olur. Elbette ki evlilik yıldönümü mesajları arasında en fazla tercih edilenler yazılı olanlar ve evliliğin ortak paydalarını ön plana çıkartacak olanlardır. Yaşanmışlıkları hatırlatacak ve onları güzel cümlelerle servis edecek olanlarıdır. Bunlar evliliğin Çekebilir ► Evlilik Yıldönümü Hediyeleri“Evimize ilk adım atışımızı hatırlıyor musun? Beraber geçireceğimiz vakitlerin heyecanını üzerinde taşıyordu. Elimizden tutar gibi gezdirdi odaları bize. Bizden önce. Sonra beraber yaşamanın ne demek olduğunu ilk o adımlarımızda öğrendik biz. Evlilik yıldönümümüz kutlu olsun sevgilim. ““Güzel günlerin başlangıcı. Düğün gecesi fotoğraflarını önüme serip ayin yapar gibi saatlerce bakıyorum. Sonra dua eder gibi mırıldanıyorum Seni seviyorum. Evlilik yıldönümümüz kutlu olsun sevgilim.”“Ellerin. Her geçen yılda yenilenir gibi. Tutmaya doyamadığım sıcaklıklarda farklı. Hissederim. Ve bir daha. Bütün yıllar bir anda geçer gibi tenimden. Sonra silkinirim. Uyandığımda yanımda sen. İyi ki evlenmişiz iyi ki birlikteyiz bir tanem.”Eşe Yıldönümü Hediyesi Kolajlı Kanvas TabloEvlilik yıldönümü kutlamasında özellikle birinci yıldönümünde olanlar için mükemmel bir seçenek sekiz fotoğraf kolaylı kanvas tablo. Gelinlik ve damatlıkla özel olarak çektirdiğiniz fotoğraflarınızı koyabileceğiniz çok şık bir tablo. Sadece ilk yılı olanlar için değil. Evlilikte yıllarını doldurmuş olanlar beraber geçirdikleri anılarını hatırlamak için eski fotoğraflarından koyabilirler. Evlenmeden önceki fotoğraflarından bile bir kolaj oluşturarak bu tablo için hazırlatabilirler. Evlenmeden önceki fotoğraflardan oluşturulan kolay çok güzel bir evlilik yıldönümü hediyesi olacaktır. “Yola çıkmadan önce bütün hazırlığını yaparsın. Her şey tamam. Yalnız yol çok şey öğretir insana. Bunlara önceden hazırlıklı olamazsın. Bir şeyler eksik. Tamam ya da eksik bütün parçalarımızla. Yürüyoruz kendi yolumuzda biz. Evlilik yıldönümümüz kutlu olsun aşkım.”“Umut doldursun diye. Sevgilere boşluklar bırakmışlar. Ne zaman yorulsam, umudum. Sen o boşlukları da doldurdun. Her zaman birlikte olalım eşim. Her zaman yan yana. Evlilik yıldönümümüz kutlu olsun.”“Birbirimize olan sevgimiz. Dünyalar üzerinde bir ilk. Sona yaklaşırken biz. Her zaman o ilkin çocukları sevgimiz. Evlilik yıldönümümüz kutlu olsun hayatım.”Eşe Yıldönümü Hediyesi Mutluluk TapusuKişiye özel mutluluk tapusu evlenenler için bulunmaz bir hediye. Evlendikten sonra aile cüzdanını alamayan taraf için teselli anlamında verilebilecek bir hediye de aynı zamanda. Hem hediye verecek hem de eğlenecek bir şeyler arıyorsanız içeriğini istediğiniz gibi doldurabileceğiniz bu kişiye özel mutluluk tapusunu kaçırmayın. Üzerindeki soruları ve cevapları istediğiniz gibi değiştirebileceğiniz için hem komik bir hediye de hazırlayabilirsiniz hem de romantik bir hediye de hazırlayabilirsiniz. Tamamen sizin seçiminize kalmış olan bu mutluluk tapusunu hemen alabilirsiniz. “İleride diye başlayan cümleler kurarken evleniriz diyorduk. Çok uzak geliyordu bize. Şimdi o geleceğin içerisindeyiz. Hala ileride diye başlayan cümlelerimiz var aynı heyecanla kurduğumuz. Bir ömür bu heyecanı içimizde taşımak dileğiyle bir tanem. Evlilik yıldönümümüz kutlu olsun.”“İnsan hayallerine ulaştığında sıkılır diyorlar. Ben seninle kurduğum bütün hayallerimin takipçisi. Bir sonu yok adımlarımın. Sen varken de olması imkansız. Birlikte nice senelere bir tanem. Evlilik yıldönümümüz kutlu olsun.”Yıldönümü Hediyesi Resimli YastıkEşinize evlilik yıldönümünde verebileceğiniz hediyelerden bir tanesi de sevgiliye hediye resimli yastık olacaktır. Evlenirken gelinlik ve damatlık ile çektirdiğiniz özel resimleri nerede kullanacağınızı çok fazla düşünmenize gerek yok. Bunları özel albüm yaptırdığınız gibi dekor olarak da kullanabileceğiniz ve her zaman gözünüzün önünde duran bir şekilde de kullanabilirsiniz. Sevgiliye hediye resimli yastık olarak geçen bu ürün eşler için çok güzel bir fırsat. Üzerinde isimlerin ve tarihin de bulunduğu bu resimli yastığı kaçırmayın. “Gökyüzündeki bulutlar gibi. Dönse de her gün her ay her yıl aynı yerden baktıkça biz. Dönsün istediği kadar uçsuz bucaksız sevgimiz. Şekil değiştiren bulutlara benzer. Seninle bakmak ne güzel. Evlilik yıldönümümüz kutlu olsun bir tanem.”“Evet. Bir kelime. Arkası bir cümle sen bir roman biz. Çoğalır sayfalarca sevgimiz. İyi ki evlendik aşkım. Hep birlikte nice senelere.”Romantik Yıldönümü HediyesiEvlilik yıldönümü hediyelerinden birisi de bu şirin peluş ayı olabilir. Elinde gül tutan ve yetmiş beş santimetre uzunluğunda olan bu ayı bir hediye için gayet uygun olan seçeneklerden birisi. Düğün albümünüzün yanına koyabileceğiniz gibi evinizde herhangi bir yere de koyabileceğiniz ve dekor olarak da kullanabileceğiniz bir hediye. Aynı zamanda ilerde çocuğunuz olduğu zaman ona oyuncak olarak da verebilirsiniz. Elinde gül tutan bu tatlı ayı evlilik yıldönümünde her zaman kendisini hatırlatsın diye özellikle erkeklerin eşlerine alabileceği bir hediye. “Evlendiğimiz zaman gökyüzündeki yıldızlardan bir farkı olmadığını düşünüyordum. Binlercesi içerisinde bir tane de biz. Kalabalık gibi gözüküyor uzaktan. Evet dedik yakınlaştık ışığa. Hayat buldu sevgimiz. Evlilik yıldönümümüz kutlu olsun sevgilim.”“Akıp gider zaman. Birbirine benzeyen kumlar arasından. Sen, bu zamanların hızı. Dökülüyorsun avuçlarından Tanrı’nın. Diğerlerine hiç benzemeyen iki kum tanesi buluşması. Nasıl geçti diye soracaklar ömrüm. Eşimi buldum diyeceğim. İyi ki evlendik sevgilim. İyi ki birlikteyiz her zaman.”Evlilik Yıldönümü Hediyesi Gümüş Papatya KolyeEvlilik yıldönümü hediyesi olarak kadınlara alınabilecek en güzel hediyelerden birisi de kolyedir. Alışılagelmiş bir hediye olmasına rağmen her zaman kullanılış bakımından kendi yerini koruyan bir hediye olarak kalmıştır. Özellikle kendisini sevgilisine daha yakın görmek isteyen kadınların her zaman onun yanında olduğunu hatırlamak için boynundan çıkaramayacağı bir hediye. Bu gümüş papatya bayan kolye sadece özel günlerde takılacak bir kolye değil. Aynı zamanda günlük yaşamda da rahatça kullanılabilir sadelikte ve güzellikte. “Herkesin birbirine benzediği yerlerin gürültüsü. Bir sessizliktir seninle yaşam. Senden başkasını duymak da istemiyorum zaten. Çoğalsın sesin kulaklarımda. Evlilik yıldönümümüz kutlu olsun bir tanem.”“Evlilik yıldönümünü özel gün ilan ediyorlar. Saat, gün, ay, yıl fark etmez. Sen hepsinde özelsin. Benim bütün özel tanımlarımın kaynağı. Evlilik yıldönümümüz kutlu olsun.”Eşe Yıldönümü Hediyesi Duvar Saati“Her zaman aklımdasın.” “Saatlerimi seni düşünmeden geçiremiyorum.” Bunun gibi cümleler eşliğinde verilebilecek olan bu kişiye özel fotoblok duvar saati evlilik yıldönümü için en güzel hediyelerden birisi. Evlenmeden önce gelinlik ve damatlık ile çekilen özel fotoğrafların koyulabileceği ve romantik bir sözün üzerine yazılabileceği bu güzel hediyeyi kaçırmamak lazım. Evlilik fotoğraflarını koyabileceğiniz gibi evlenmeden önceki fotoğraflarınızı da koyabilirsiniz. Her iki seçenekte de çok güzel bir evlilik yıldönümü hediyesi olacak bu kişiye özel fotoblok duvar saatini kaçırmayın. “Masum ve candan bir evlilik bu. Bilmediğimiz ne varsa beraber öğrendiğimiz. Seninle bir ömür geçirsem. Aynı masumlukta sevgiye, öğrenci kalırız biz. Evlilik yıldönümümüz kutlu olsun aşkım.”“Rüya olmadığına inanmam zaman aldı. Bir süre gözlerim kapalı bekledim. Sonra yavaş yavaş açtım. Gözlerini her gördüğümde bir daha anladım. Seninle riya tadında bir hayata başlamıştım. Evlilik yıldönümümüz kutlu olsun eşim. Her zaman yan yana olalım.”Evlilik yıldönümü mesajları herkes için farklı yazılabilen geniş bir kategoridir. Ben evlilik yıldönümü mesajları eşime yazıyorum diyen ile evlilik yıldönümü mesajları arkadaşa yazıyorum diyen kişi arasında çok fark vardır. Evlilik yıldönümü mesajları eşime yazıyorum diyen birisi eşiyle birlikte geçirdiği güzel seneleri anlatır ve daha özel ifadeler kullanabilir. Yalnız evlilik yıldönümü mesajları arkadaşa yazan birisi daha genel yazılar yazacaktır. Ayrıca evlilik yıldönümü mesajları eşime yazacağım diyen birisi için alternatif olarak evlilik yıldönümü mesajları resimli de olabilir. Resimli olarak eşinin evlilik yıldönümünü de kutlayabilir. Bu resimler eşiyle birlikte en güzel anılarının olduğu yerler de olabilir eşiyle birlikte çektirdiği güzel fotoğraflar da olabilir sadece kendisinin ya da eşinin fotoğrafı da olabilir. Örneğin evlilik yıldönümü mesajları komik yazmak isteyen bir insan bunu fotoğrafın üzerine de yapabilir. Kendi fotoğrafını eşine atarak “Böyle bir yakışıklıyı ben de kaçırmak istemezdim.” ya da “Böyle bir güzeli ben de kaçırmak istemezdim.” yazabilir. Böylelikle hem evlilik yıldönümü mesajları komik hem de evlilik yıldönümü kutlama mesajları resimli olur. İkisini de aynı anda yapmış olabilirsiniz. Evlilik yıldönümü kutlama mesajları resimli olacaksa komik olacak diye bir şey yok. Evlilik yıldönümü kutlama mesajları resimli olabilir hem de çok romantik olabilir. Güzel bir anınızın olduğu resmin arkasına o anıya şimdi baktığınızda neler hissettiğinizi yazabilirsiniz. Hem de bunu her sene farklı anı için de aynı anı için de yapabilirsiniz. Böylelikle eşiniz de siz de evlendikten sonra duygularınızı daha rahat görme fırsatı elde etmiş olursunuz. Fotoğraf arkasına yazdığını evlilik yıldönümü mesajları uzun da olabilir kısa da olabilir. Bu, biraz da sizin nasıl yazmak istediğinize evlilik yıldönümü sözleri hakkında çok yetenekli birisi değilim, evlilik yıldönümü sözleri yazmak için kendimi çok zorluyorum ama olmuyor diyorsanız güzel evlilik yıldönümü hediyeleri arasından bir tane seçebilirsiniz. Evlilik yıldönümü hediyeleri sadece yazı yazamadığını zaman değil yazsanız bile onu tamamlayacak bir şekilde alınabilir. Burada birçok farklı tercih kullanabilirsiniz. Erkeğe yıldönümü hediyesi almak ile kadına yıldönümü hediyesi almak arasında elbette bir fark olacaktır. Eğer erkeğe yıldönümü hediyeleri arasından bir tane seçecekseniz bu çoğu zaman alışılagelmiş hediyeler de olabilir ya da yaratıcı ve eğlenceli hediyeler de olabilir.“Eskiden yaşlanmaktan korkardım. Her zaman böyle genç kalmak isterdim. Çocukluk korkusu gibi bir şey. Sonra seninle tanıştım ve evlendik. İyi ki de evlendik. Seninle yaşlanmak bile keyifli, huzurlu. Evlilik yıldönümümüz kutlu olsun sevgilim.”“Eskiden tek başına zaman geçirmekten çok hoşlanan birisiydim. Şimdi senin yokluğunun nöbetini tutuyorum. Evlilik insanları değiştirir diyorlardı. Ben seninle yeniden yaratıldım. Hiç ayrılmayalım canım aşkım. Evlilik yıldönümümüz kutlu olsun.”“Sevgimin çocukluk inadı. Her şeyden vazgeçerim ama senden asla vazgeçmem. Hep yan yana olalım canım sevgilim. Evlilik yıldönümümüz kutlu olsun bir tanem.”“Hayattaki bütün beklentilerimin karşılığı sen. Bütün heyecanlarımın kaynağı sen. Bütün duygularım seninle başlar ve seninle biter. Sen olmasaydın ne yapardım. İyi ki varsın hayatım. Evlilik yıldönümümüz kutlu olsun bir tanem.”“İlk dansımızın naifliğinde geçiyor hayat. Gözlerimizin içine bakarak hafifçe sallanıyoruz sarhoşluğunda evliliğin. Bu kadar güzel geçeceğini tahmin eder miydik, bilmiyorum. Ama iyi ki evlenmişiz sevgilim. Evlilik yıldönümümüz kutlu olsun.”“Sesinle uyandığım sabahların aşığıyım ben. Her gün hayata yeniden başlarcasına heyecanla ve umutla düşürüyor yollara. İyi ki evlenmişiz bir tanem. Evlilik yıldönümümüz kutlu olsun.”“Senin yanında uzun zaman kaldıktan sonra dünyaya tekrar alışmakta zorluk çekiyordum. Şimdi evlendik ve farklı bir dünyada yaşıyor gibiyim. Bizim dünyamızda. Hiç ayrılmayalım bir tanem. Evlilik yıldönümümüz kutlu olsun.”“Ellerim avu Müslümanın düğünü ve evlilik hayatı nasıl olmalı? İnsan yaratılış itibari ile nasıl bir fıtrata sahiptir? İslam insanların çift, çift yaratılmasını nasıl açıklıyor? Osman Nuri Topbaş Hocaefendi anlatıyor. İSLAMİ DÜĞÜN VE EVLİLİK HAYATI NASIL OLMALI? Cenâb-ı Hak vahdâniyeti Zât’ına mahsus kıldı, tek. Bütün varlıkları çift olarak, birbirini tamamlayıcı unsurlar olarak halketti. Tamamlayıcı mâhiyette halketti. Zâriyat Sûresi’nde “Biz her şeyi çift-çift yarattık. Umulur ki ibret ve öğüt alırsınız.” ez-Zâriyât, 49 buyruluyor. Yani insanlar, hayvanlar, bitkiler çift hâlinde. Yani erkek ve dişi olarak halkoldu. Fizikî âlem de böyle. Artı, eksiye kayıyor, yağmur yağıyor. Elektriğin akımı o şekilde. Velhâsıl Cenâb-ı Hak “yalnız tek Ben’im” diyor. Vahdâniyet, Cenâb-ı Hakk’a mahsus. Kul aczini bilecek. Yaratılmış olduğunun âcizliğini, birbirine de muhtaç olduğunu insanların, idrak hâlinde olacak. Hem birbirine muhtaç, daha öteye, her kul Cenâb-ı Hakk’a muhtaç daha ötesinde. Çift yaratılış… Cenâb-ı Hak Tûr Sûresi’nde soruyor “Acaba onlar herhangi bir yaratıcı olmadan mı yaratıldı? Yoksa kendi kendilerini mi yarattılar?” et-Tûr, 35 İSLAM’DA İLK NİKAH - İlk Evlilik İnsan daima bu yaratılışta kendi acziyetini idrâk hâlinde olacak. Hazret-i Âdem -aleyhisselâm- insanlığın, insanın atası, Cennet’te yaratıldı. Bütün nîmetler vardı. “‒Yâ Rabbi, bir eş!” dedi. Âdem -aleyhisselâm-’ın bünyesinden Hazret-i Havvâ yaratıldı. Âdem -aleyhisselâm- o sırada uyumakta idi. Uyanıp yanında bir filiz gibi Havvâ’yı görünce, kalbi ona aktı, elini uzattı. Melekler o esnada “‒Yâ Âdem, dokunma ona, henüz nikâhınız kıyılmadı.” dedi. Bundan sonra Hazret-i Âdem ile Hazret-i Havvâ’nın nikâhları kıyıldı. Mihrin şartı olarak üç kere Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz’e salevât-ı şerîfe getirildi. Böylece ilk nikâh, bu şekilde Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz’in salevâtı ile feyiz ve rûhâniyet kazandı. Yani Cennet’te başlayan aile hayatı, Allâh’ın kurduğu bir izdivaç kânunu altında biz Âdemoğullarına intikal etmiş, İslâm dîni ile ebedîleşmiştir. Okunan âyet-i kerîmede, Nûr Sûresi’nde ilk başta, izdivaç Allâh’ın emri, Rabbimiz şöyle buyuruyor “Aranızdaki bekârları, kölelerinizden, câriyelerinizden elverişli olanları yani evlenme kıvamına gelenleri evlendirin. Eğer bunlar fakir iseler, Allah kendi lûtfu ile onları zenginleştirir. Allah lûtfu geniş olan ve her şeyi bilendir.” en-Nûr, 32 EN FAZİLETLİ ŞEFAAT Burada mühim bir teşvik var. Rasûlullah Efendimiz bu içtimâi ibadetin kıymetini ifade sadedinde şöyle buyurmuştur “En faziletli şefaat yani teşvik edilen amellerden biri, evlilik hususunda iki kişiye aracı ve yardımcı olabilmektir.” İbn-i Mâce, Nikâh, 49 Muhyiddîn-i Arabî Hazretleri de buyuruyor ki “En üstün sadaka-yı câriye, evliliğe vesîle olmaktır. Zira onların neslinden gelen kimsenin yaptıkları her hayırda, onlara vesîle olduğu için aynı ecri alır.” buyuruyor. Fakat bu hayırlı işte vesîle olurken de dikkat edilecek en büyük husus, küfüv yani iki tarafın birbirine maddî ve mânevî her bakımdan bir denk olması. Bu da çok mühim. Hattâ Hazret-i Mevlânâ bu hususta buyuruyor ki “Zevc ve zevcenin birbirine benzemesi gerekir. Ayakkabı çiftlerine bir bak. Ayakkabının biri ayana dar gelirse ikincisi işe yaramaz. Kendini giymeye zorlarsan kendisini topal eder.” Milletler aile yapılarının sağlamlığıyla büyür. Aile çürürse toplum da hayatını kaybeder. EŞ SEÇİMİNDE NELERE DİKKAT EDİLMELİ? Eski ailelerde daima nezâkete, zarâfete bakılırdı, dikkat edilirdi ve toplumda boşanma diye bir şey de hemen-hemen yoktu, ender-i nâdirattandı. Ve bugünkü durumu görüyoruz maalesef. Bugün maalesef aile hayatında büyük bir çöküntü var. Boşanmalar artıyor. Demek ki buradaki bir mânevî hayatta noksanlığını görüyoruz. Erkek ve hanım, birbirini tamamlayan boyutları. İki tarafın hak ve hukuklarını iyi muhafaza etmesi zarurîdir. İlâhî tâlimat dışına çıkınca, yuvalar zedelenir. İslâm, insan ömrünü ve hayatını en güzel şekilde tanzim etmiştir. İslâm, insanın hayat haritasıdır. Bütün mahlûkat, bir nesil yetiştirmek üzere tanzim edilmiştir. Bütün mahlûkata baktığımız zaman; civarımızda kedi, köpek vesâire, hepsi bir nesil yetiştirme endişesi içindedir. Bir mü’minin de aslî vazifesi, Cenâb-ı Hakk’a kul olacak örnek bir nesil yetiştirmektir. Arkasında mal mirasından ziyade, en güzel miras, arkasında bir insan mirası bırakabilmek. Yani bir İslâm şahsiyet ve karakterini taşıyacak bir evlâtlar bırakabilmek. En büyük servet, en büyük zenginlik ise Cenâb-ı Hakk’a kul olabilmektir. Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz’e Miraç’ta Cenâb-ı Hak; “‒Ey Rasûlüm, Sen’i neyle şereflendireyim?” diye sordu. -Sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz “‒Yâ Rabbi, Ben’i Sana kul olmak nisbetiyle, Sana kul olmak şerefiyle beni şereflendir.” buyurdu. Yavrularımıza bırakacağımız en büyük miras, âhiret mirasıdır. İslâm’ın karakter ve şahsiyetini miras bırakabilmektir. Câlib-i dikkat bir hadîs-i şerîf vardır. Tabi bu hadîs-i şerîf İbn-i Ömer’e ama, Hazret-i Ömer’in oğlu, fakat hepimize râcî. Efendimiz buyurdu ki Abdullah bin Ömer’e “Ey Ömer’in oğlu Abdullah! Dînine dikkat et, dînin senin etin ve kanındır. Yani dînin senin her şeyindir. Dînini kimden aldığına da dikkat et. Dînini istikamet üzere olan âlimlerden öğren. Sakın, sakın istikametten sapmış olanlardan öğrenme.” Hatîb el-Bağdâdî, el-Kifâye fî İlmi’r-Rivâye, s. 121 Bunun da tesirini zamanımızda görmüş olduk. Velhâsıl bu dünya bir mekteb-i âlem olarak halkedildi. İnsanın bütün ihtiyacına göre halkedildi. Zerreden küreye her şey, Cenâb-ı Hakk’ın ilâhî azamet ve kudret akışları, ilâhî nakışlarla dolu. Bu dünya, bu cihan, insan ve cin âleminin imtihan mekânı. Kâinat, umumî bir dershane; ibret, hikmet, sır ve kudret akışlarıyla dolu. İnsanın evlilik hayatı da ayrı bir kudret sergisi. Bu da çok mühim. Evlilik nefsanî arzulara rûhâniyet kazandırır. Nefsanî arzuları idealize eder. Rûhânî bir evlilik, dünyadaki bir Cennet hayatı, buyrulmaktadır. Evlilik nefsânî arzuları rûhânîleştirme istikâmetindedir. Evlilik, nikâh ve düğünle başlar. Nikâh, Allah adına tarafeynin akitleşmesidir. Nikâh, nefsânî arzuları tesirsiz hâle getirmektir. Düğünler, nikâh akdinin ilân edilmesi ve aile yuvası kurmanın sevinç ve memnuniyeti içinde, bu sevincin toplumla paylaşılmasıdır. Yani yeni bir dünya evine adım atmaktır. Bu sebeple Cenâb-ı Hakk’ın rahmetini celbedecek şekilde icrâ edilmelidir. Zira sıhhati de ihsan edecek, huzuru da ihsan edecek, Cenâb-ı Hak’tır. Nikâh ve düğün, birbirini tamamlayan unsurlardır. PEYGAMBER EFENDİMİZ’İN DÜĞÜN TAVSİYESİ Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz nikâhla beraber bir velîme, bir düğün yemeği verilmesini, bu düğüne de zengin-fakir ayırt edilmeden Müslümanların dâvet edilmesini tavsiye buyurmuştur. Bu hususta îkaz da vardır “Zenginlerin davet edilip fakirlerin çağrılmadığı düğün yemeği ne fena bir yemektir.” buyuruyor Efendimiz. Buhârî, Nikâh, 72; Müslim, Nikâh, 107 Düğünlerden bir gaye de, gelen huzzâr-ı kirâmdan dua almaktır. Toplumun düzeni, fertlerin iffetli yaşamasına bağlıdır. Ve iffet, insana ait bir keyfiyettir. Hayvanatta iffet anlayışı yoktur, onlar serbesttir. Fakat insan, iffeti ile şahsiyet ve karakter sahibidir, iffeti ile müzeyyendir. İffet, Cenâb-ı Hakk’ın insana verdiği büyük bir lûtuftur. Kur’ân-ı Kerîm’de Cenâb-ı Hak, Meryem Vâlidemiz’in ismini otuz dört yerde zikrederek, onu senâ eder, över. Onun hakkında; “İffetini koruyan Meryem.” buyurur. Bkz. el-Enbiyâ, 91 Kadın ve erkek iffetini korursa toplumun en kıymetli varlığı olur. Zarâfet timsâli olur. Lakin erkek ve hanım, haysiyetini yitirirse, o zaman toplumda çatırdamalar başlar. Bunun için denilmiştir ki; “Bir erkeği terbiye edin, bir insanı yetiştirmiş olursunuz. Bir kadını terbiye edin, bir aileyi hattâ toplumun büyük bölümünü yetiştirmiş olursunuz.” Zira âyet-i kerîmede “…Rabbimiz! Bize eşler bağışla!..” [el-Furkân, 74] olarak buyrulur. Hanımlar şefkat numûnesidir. Ki evlâdını o şefkatle terbiye eder. Hattâ Kur’ân-ı Kerîm’de, Rûhu’l-Beyan’da buyrulur, “terâib” kelimesinde; meselâ bir sel olsa çocuk sele düşse, anne âkıbetini düşünmeden kendini sele atar. Baba hüzünlenir, bir yerde ağlar ve bekler. Her salihâ kadın, erkek için mukaddes bir kalkandır. Kadın -buyruluyor-; “Kendi başına ne gül goncasıdır ne de diken. Eğer yetiştirmesini bilirsen gül olur, tutmasını bilmez isen kendi hâline bırakırsan o zaman diken olur.” Gerçek anneler, salihâ anneler, ömürlük bir teşekküre lâyıktır. Fakat bugün materyalist dünya, anneler günü yapıyor, babalar günü yapıyor. Ama senede bir gün. Mal satmak için böyle bir şey ihdâs ettiler. Gaye, orada annenin faziletine, babanın faziletine ittibâ değil, mal satmaktır. İslâm’da ise anne ve baba, her zaman hürmet edilecek, yardım edilecek. Cenâb-ı Hak âyette “قَوْلًا كَرِيمًا” buyuruyor. “Yaşlanır, ihtiyarlar, sen ona kanatlarını ger.” buyuruyor. “Onun için dua et” buyruluyor. “قَوْلًا كَرِيمًا” onlarla da konuşurken, onlarla keremli, iltifatlı olarak konuş, buyuruyor Cenâb-ı Hak. Bkz. el-İsrâ, 23-24 Cenâb-ı Hakk’ın bir ismi de “el-Vedûd”dur. Yani muhabbetin merkezi Cenâb-ı Hak’tır. Bütün muhabbetler Cenâb-ı Hakk’a yaklaşmaya bir vesîle olacak, meşrû muhabbetler. Meşhur tasavvufî kitaplarda, Leyla ve Mecnun hikâyesi vardır. Leyla’nın sevgisi, Cenâb-ı Hakk’a yükselten bir merdivendir. Bunun için dünyevî muhabbetleri bir Leyla olarak görmek, onlara takılmamak lâzım, onlar merhale olacak. Asıl mârifet, o vesîlelerle Cenâb-ı Hakk’a ulaşabilmek. Bu şekilde muhabbetin lezzetini tadabilmek. Cenâb-ı Hakk’a güzel bir kul olabilmek neticede. İbretli bir hâdise var Cennet’te. Şeytan idlâl etti, dedi “Siz dedi, Cennet’te dâimî kalmak için dedi, bu yasak meyveye yaklaşın.” dedi. Murâd-ı ilâhî ile onlar da yaklaştı. Çünkü insan nesli dünyada imtihan edilecek, onlar dünyaya indirilecek, bir gerekçe olacak. Ve onun için, onlara bir ceza verdi Cenâb-ı Hak. Onlar çıplak olarak kaldılar. İkisi var, ikisi de çıplak olarak kaldılar. Derhal yapraklarla örtündüler. Hemen istiğfâr ettiler. Demek ki çıplaklık, insan hayatını, insan haysiyetini, insan vakarını zedeliyor. Ve onu diğer mahlûkatın seviyesine düşürüyor. İnsan dışındaki mahlûkat çıplaktır. Cenâb-ı Hak, kalbin korunması için de âyet-i kerîmede; “takvâ elbisesi” buyurmaktadır. el-Arâf, 26 Toplumun müşterek sevinci olan düğünleri, Efendimiz tervic eder, teşvik eder. Allâh’ın hükümlerine göre icrâ edilen nikâh meclisleri ve cemiyetleri mübarektir, duaların kabul olacağı mekânlardır. Bu düğünde evlenenlerin en büyük ihtiyacı da ümmet-i Muhammed’in duasıdır. Onun için sâlihler, fakirler, garipler vesâire, bu merasime iştirak ettirilmelidir, onların duaları alınmalıdır. Çünkü yeni bir hayatın başlangıcı olan bu evlilikte hayat, takvâ temelleri üzerine inşa edilmelidir. Yeni bir hayata başlarken, işte bu merasim, Kur’ân-ı Kerîm tilâveti ile, mânevî sohbetlerle, Cenâb-ı Hakk’a dualar ve ilticâlarla olmalıdır. İnsan en çok duaya muhtaçtır. Peygamberler bile dua hâlindedir. Cenâb-ı Hak Furkan Sûresi’nde “Onlara söyle buyuruyor gafillere onların duaları olmasa onlar ne işe yarar?” buyuruyor. Bkz. el-Furkân, 77 Demek ki bu düğünlerde de en çok muhtaç olduğumuz, evlenen bu gençlerin saâdeti için Cenâb-ı Hakk’a ilticâ etmek ve dua etmek olacak. Onun için toplumun fakir, zengin, vesaire, şu bu, rütbe, şu bu almadan, bütün kesiminden bu düğünlere davet edilmeli. O düğünlerde onların duaları alınmalıdır. Bilhassa fakirlerin, sâlihlerin ihmal edildiği ikramlarla adım atılmamalıdır. O aile yuvası da Cenâb-ı Hakk’ın rahmeti, inâyeti ile bereket tecellî etsin o yuvada. O yuvada Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz’in rûhânî dokusundan hisseler tecellî etsin. O yuvada göz nûru olacak hayırlı nesiller yetişsin. Maalesef, maalesef, maalesef bugün pek çok düğün İslâmî ölçü ve hassasiyetlerden uzaklaşarak icrâ ediliyor. Müslümanların düğünü, gayr-i müslimlerin düğünü gibi olmamalıdır. Aile içinde maddî ve mânevî yıkım sebebi olan israf çılgınlıkları, gösteriş, riyâ, bunlar düğünlerde olmamalıdır. Bu güç gösterisi israf, bir felakettir. İsraf edenlere Cenâb-ı Hak; “…Şeytanların arkadaşlarıdır. Şeytan ise Rabbine çok nankördür.” buyuruyor. Bkz. el-İsrâ, 27 Demek israf olunca o düğünde bereket ve rahmet, o düğünde olması mümkün değil. Kadın-erkek ihtilâtlarının olduğu, mahremiyetin çiğnendiği yerde olmamalıdır düğünler. Helâl-haram sınırlarının unutulduğu bir merasim de olmamalıdır. İslâm’ın tanımadığı bu hâller, evliliğin rûhâniyet tarafını zedeler. Zira saâdeti ihsan edecek, Cenâb-ı Hak’tır. İslâm bir bütündür. Hayatın her safhasında yaşanır ve bazı safhalarda terk edilemez. Hayatımızın her safhasını İslâm’ın ölçüleri ile düzenlememiz zarurîdir. Bunun için İslâm’ın hassasiyetleri, ahlâkı ve rûhâniyeti, düğünlerimize aksetmelidir ki Cenâb-ı Hakk’ın o düğünlerde rahmeti tecellî etsin. Nasıl bir âile düzeni istediğini Cenâb-ı Hak, Furkan Sûresi’nde bildiriyor. “Ve o kullar Rabbimiz! Bize gözümüzü aydınlatacak eşler ve zürriyetler bağışla ve bizi takvâ sahiplerine önder kıl! derler.” [el-Furkân, 74] “Gözümüzün nûru قُرَّةَ اَعْيُنٍ» aydınlatacak, eşler ve zürriyetler.” buyruluyor. Demek kız çocuklarını yetiştirmemiz çok mühim. “Zevceler” buyruluyor, “erkekler” buyrulmuyor. Demek ki aile yapısını inşâ eden, hanımlar olmuş oluyor. Onları da müttakiye, sâliha ve sâdıka olarak yetiştirmek zarûrî ki, onlar göz nûru olsun, onların yetiştirdikleri evlâtlar da göz nûru olsun. Onun için kız babalarının bu hususta çok çok îtinâ göstermeleri îcâb eder. Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- “Bana dünyanızdan üç şey sevdirildi.” buyuruyor. Cenâb-ı Hak sevdiriyor, fâili Cenâb-ı Hak. “Onlardan biri de sâliha hanım.” buyruluyor. Bkz. Nesaî, İşretü’n-Nisâ, 10 Demek ki Cenâb-ı Hak sâliha hanımı ne kadar seviyor ki, onu Efendimiz’e sevdiriyor. Demek ki burada âyet-i kerîmede bir “göz nûru” hanım kızların yetiştirilmesi… Çünkü bunlar saâdet toplumunun zeminini teşkil edecek. İkincisi; bu aileler toplumun yüz akı olacak. Üçüncüsü; bu ailelerden fazilet timsâli bir nesil meydana gelecek. Yani “…Yâ Rabbi bizi takvâ sahiplerine önder kıl.” el-Furkân, 74 Hem takvâ sahibi olunacak, hem de takvâ sahiplerine önder olunacak. Böyle bir toplum, bir asr-ı saâdet toplumu, bir huzur toplumu. Cenâb-ı Hak böyle bir aile düzeni istiyor. Allâh’ın evliliğe lûtfettiği ayrı bir ikram da, nikâh sayesinde bir araya gelen iki insan, daha önce iki yabancı iken, bir anda dünyanın birbirine en yakın iki ferdi hâline geliyor, birbirini hiç tanımazken… Kurdukları yuva da çoğu kere, ayrıldıkları baba ocağından, anne ocağından daha sıcak gelmeye başlıyor. Bu da Cenâb-ı Hakk’ın ilâhî bir tecellîsi. Onun için Cenâb-ı Hak buyuruyor ki, bu hususu izah sadedinde, Rum Sûresi’nin yirmi birinci âyetinde “Kaynaşmanız için size kendi cinslerinden eşler yaratıp aranızda…” er-Rûm, 21 Üç şart bildiriyor “لِتَسْكُنُوا”; o evlilik; bir sükûnet, bir huzur hâli verecek, Cenâb-ı Hakk’a yaklaştıracak. “مَوَدَّةً”; bir muhabbet olacak, bu muhabbet de onları Cenâb-ı Hakk’a yaklaştıracak. “رَحْمَةً”; ikisi de birbirine rahmet olacak, destek olacak, huzurlu bir aile olacak. “لِتَسْكُنُوا” huzur ve sekînet. Aile takvâ sahibi olursa, huzur olur. Huzur olursa, bu huzur hayatın her safhasına yaygınlaşır. Evinden huzurlu çıkan bir insan, gündüzü de huzurlu olarak devam ettirir. “مَوَدَّةً”; meşrû sevgi/muhabbet. Ulvî muhabbetler, kişiye rûhânî bir lezzet verir, kulu Cenâb-ı Hakk’a vâsıl eder. Süflî muhabbetler ise, kişiyi haktan uzaklaştırarak sefâlete götürür, kalpleri vîrâne hâle gelir. İşte buna en büyük misal, Hatice Validemiz’dir. Efendimiz’in o her şeyi oldu. Gerçek muhabbeti, sözün ifadeden âciz kaldığı bir güzellik içinde, beraberce tattılar. Onu Efendimiz hiçbir zaman unutmadı. Vefatından sonra da unutmadı. Bir kurban kesilse; “Hatice’nin akrabalarına gönderin.” buyururdu. Velhâsıl, o zaman muhabbet nedir? Muhabbet, rûhun rûha muhabbet duymasıdır. Bedenin bedene muhabbet duyması değil. O süflî muhabbete götürür. Esas muhabbet, rûhun rûha muhabbet duyması. İnsanı bu, mânevî aşka götürür. Bu vesîle ile ahlâk kemâle erer. Peygamberimiz hakkında gönle katreler ihsân olur. AİLE HAYATINDA TAKVA Meselâ, bir misal; nasıl bir aile hayatında takvâ Efendimiz buyuruyor ki “Geceleyin kalkıp namaz kılan, hanımını da kaldıran, kalkmazsa yüzüne su serperek uyandıran kimseye Allah rahmet eylesin. Aynı şekilde, geceleyin kalkıp namaz kılan, efendisini de uyandıran, uyanmaz ise yüzüne su serperek uykusunu kaçıran kadına da Allah rahmet eylesin.” Ebû Dâvûd, Vitr, 13 Bu hususta iki hususiyet görüyoruz Birincisi; iki taraf birbirinin yüzlerine su serpecek kadar aralarında sevgi ve muhabbet olması. İkincisi; bu sevgi ve muhabbetin ikisini de takvâya teşvik etmesi. Kur’ân-ı Kerîm’de iki yüz elli sekiz yerde takvâ geçer. Cenâb-ı Hak “…Siz takvâ sahibi olursanız, Allah size öğretir...” el-Bakara, 282 buyuruyor. Üçüncüsü; “رَحْمَةً” bilhassa yaşlılıkta birbirlerine destek olmaları. Yani demek ki evlilikte temel malzeme, sevgi ve şefkattir. İnsan birbirine muhtaçtır. Bilhassa ihtiyarlıkta, sâlih ve sâliha eşler, birbirlerine baston olurlar, istinadgâh olurlar. Huzurlu evlilikte beş tane şart Birincisi; muhabbet İki tarafın Allah rızâsına uygun bir şekilde muhabbeti, birbirinin rûhuna girecek bir şekilde yaşamaları. İkincisi; sadâkat Bey ve hanımın birbirine dürüst ve sâdık olmaları. Bilhassa zor zamanlarda tarafların şikâyet ve bezginliğe düşmemeleri, fedakârlık göstermeleri. Üçüncüsü; karşılıklı saygı Eşler arasında samimiyet olacak, lâubâlîlik olmayacak. Vakar olacak, kibir olmayacak. Tevâzu olacak, zillet olmayacak. Evlilikte gönül âhengine de îtinâ edilecek. Dördüncü; sabır olacak Hayat akışında mutlaka tahammül gerektiren zor zamanlar olur. Mizaç farkları vardır. Taraflar böyle zamanlarda birbirlerinin güzel huylarını düşünecekler. Efendimiz buyuruyor “Bir mü’min hanımına buğzetmesin. Onun bir huyunu beğenmezse bir başka huyunu beğenir.” Müslim, Radâ, 61 Hanım da o şekilde olacak. Mesûliyet olacak İki taraf da mesûliyetini idrâk edecek. Efendimiz buyuruyor “Hepiniz çobansınız. Hepiniz güttüklerinizden mesulsünüz... Erkek, ailesinin çobanıdır ve sürüsünden mesûldür. Çoluk-çocuk, ailesi, vesâire, geçiminden… Kadın; kocasının evinin çobanıdır. Evin düzenine, rûhâniyetine, evlâdının yetişmesine… Onun bir mesûliyeti içinde olur.” Bkz. Buhârî, Vesâyâ, 9; Müslim, İmâre, 20 Efendimiz; hanımların beyleri, beylerin de hanımları üstünde haklarını ilân etti. Hanımlara daha narin davranılmasını, onu tavsiye etti. Diğer taraftan, anne-babalar, orada birleşiyor, ikisi de anne ve babalardır; hürmette/saygıda kusur etmemek lâzımdır. Fakat bugün maalesef, bu da azalmış durumda çoğu kimsede. Anne-babaya saygı, taraflar nazarında, o kaynana diyor, o kayınpeder diyor, vesâire diyor. Bu da İslâm’ın tanımadığı bir aile tarzı oluyor. Efendimiz buyuruyor “Kadın, dört şeyden alınır Malı, soyu-sopu, güzelliği, dîni için. Sen dindar olanı seç…” Buhârî, Nikâh, VI, 123; Müslim, Radâ, 53 Aksi hâlde fakr u zarûrete dûçâr olursun, perişan olursun diyor, Rasûlullah Efendimiz. Bu hadîs-i şerîf mûcibince, bir insan evlenirken tefekkür edecek “Bu hanım yahut bu efendi ile İslâmî bir hayat ben yaşayabilir miyim?..” En üzerinde duracağı bu… Bir hanım da bunu düşünecek, bir bey de bunu düşünecek “Ben bu hanımla yahut ben bu beyle bir İslâmî hayat yaşayabilir miyim?..” İkincisi; “Bu hanım yahut efendi, Rabbimiz’in nasip eylediği evlâtlarımızı, İslâmî terbiye ile terbiye eder mi? Yoksa onları dünyevî, nefsânî çizgilere mi sevk eder?..” Böyle ihtimam edilen, takvâ üzere inşa edilen ailelerde, hanımlar da göz nûru olacak, evlâtlar da “قُرَّةَ اَعْيُنٍ” göz nûru olacak. Bu evlâtlar topluma fazilet ve takvâda önderlik ve rehberlik edecekler. Kızlarımız -inşâallah- öyle bir İslâmî kültürde yetişecek ki, bu annelerin-babaların büyük mesûliyeti. Hatice Vâlidemiz’den, Fâtıma, Âişe Vâlidemiz’den, hâllerinden nasip alacak. “Kişi sevdiğiyle beraberdir.” Buhârî, Edeb, 96 Kıyamet gününde onlarla beraber olacak. Terbiyede iki müessir vardır. Biri verâsettir. Yani fıtrattan gelen hususiyetlerdir. Üç yaşındaki bir çocuk; biri kediye taş atar, öbürü kediye süt verir. Bu, verâsetten gelen bir hâdisedir. Ve bu terbiye ile, bu tamamen değişir. Gazâlî Hazretleri “İnsan bal mumu gibidir buyuruyor. Ona terbiye ile müsbet-menfî istenilen şekil verilebilir.” İşte ashâb-ı kirâm, mâzisi itibâriyle câhiliyye insanı olan ashâb-ı kirâm, Rasûlullah Efendimiz’in terbiyesi neticesinde kalbi merhamet, mârifet ve muhabbetle doldu, asr-ı saâdet insanları hâline geldi. Bu en mükemmel bir misaldir. Evlâdın ana-babada olan hakkı. Bir defa babanın-annenin hakkı, güzel bir isim koyacak. Çünkü isim müsemmâyı çeker. Biyolojik kimlik ve sünnet merasimi olacak. Bunun çok çok daha ötesinde, bir rûhânî kimlik ve terbiye olacak. Cenâb-ı Hakk’ın muhabbeti, yuvaya bir çiçek, bir meyve, bir bereket olarak evlâtlar ihsan etti. Ana-baba da bu evlâtları emanet bilecek, onu kendine sadaka-i câriye olarak, bu vasıfta yetiştirmeyle mükellef olacak. Her canlı, nesil endişesi hisseder. Necip Fâzıl da nesil endişesinden mahrumiyetin acı manzarasını şu manidar teşbihle ifade eder “Tomurcuk derdinde olmayan ağaç, odundur.” Ancak bir mü’minin nesil endişesi, evlâdını İslâm şahsiyeti, İslâm karakteri miras bırakabilmesinin gayreti içinde olmalıdır. Allâh’ın murâdı, en hayırlı olandır. Efendimiz’in ailelerine baktığımız zaman, evlâtlar Hazret-i Hatice Vâlidemiz’den devam etti, diğer hanımlardan olmadı. Mâriye Vâlidemiz’den oldu, o da vefat etti. Bazı hanımlar, çocuğum olmadı diye büyük endişeye kapılır. Hazret-i Âişe Vâlidemiz de, onun da çocuğu olmadı, hiçbir endişesi yoktu. Hiçbir zaman şikâyete düşmedi. “Aman yâ Rasûlâllah, benim çocuğum olmadı!” diye bir endişe taşımadı. Çünkü “رَاضِيَةً مَرْضِيَّةً” “…Sen O’ndan râzı, O da senden râzı.” [el-Fecr, 28] Kul râzı olacak. Belki çocuğunun olmaması hayırlı. Yani Hakk’ın takdîrine râzı olabilmek. Allâh’ın vermediği bir şeyi illâ istemek neticesinde, hiç istemedikleri musibetlere dûçâr eder Cenâb-ı Hak. Bunun çok misalleri de oldu, duyduk ve gördük. Çocuğu olmayan anneler, Âişe Vâlidemiz gibi, yetimlere sahip çıkmalı, talebeler yetiştirmeli. Nitekim Hazret-i Âişe Vâlidemiz’in üç yüz tane talebesi vardı. An gelir, yetiştirdiğin bir talebe, kan bağından gelen evlâttan kendisine daha hayırlı olur. Zira o kişi, kıyamette kendisine sadaka-i câriye olacak. “رَاضِيَةً مَرْضِيَّةً” “…Sen O’ndan râzı, O da senden râzı.” [el-Fecr, 28] Fakat muhtelif sebeplerle bekâr kalan hanımlar ve beyler de buna üzülmeyecekler. Bu da Allâh’ın takdîridir, belki haklarında bu hayırlıdır. Velhâsıl kul daima bir tebessüm hâlinde olacak. Hiçbir zaman asık surat, neden, niçin olmayacak. Garipnâme adlı tasavvufî eserde, müellifi olan Âşık Paşa, insanın neslinin devamı için dört yol saymıştır Birincisi; sulbî nesil Senin soyundan gelen nesil. Bu ne kadar hayırlı, ne kadar şerli olacağını bilmiyorsun. Hayırlı olmasına gayret edeceksin, bütün gücünü kullanacaksın. Bir bahçıvanın ektiği, ziraate verdiği ehemmiyetten daha fazla vereceksin. Mâlî nesil Bir mü’minin, imkânı olan mü’minin yaptığı ve kurduğu müesseseler. Bunlar da kendisine sadaka-i câriye olarak devam edecek. Tabi bu evlâtlar yine çok mühim. Ömer bin Abdülaziz’e soruyorlar “–Sen evlâtlarına ne bıraktın?” diyorlar. Sekizinci Emevî halifesi. İki buçuk senelik hilâfeti var. İslâm dünyasına, İslâm tarihine en büyük imza atanlardan biri, takvâ ve fazîlet olarak. “–Ne bıraktın evlâtlarına diyorlar, bu kadar imkânın vardı filân?..” O da diyor ki “–Bu yavrularım diyor, benim yolumda olursa ne mutlu, onlar da benim gibi yaşarlar, huzur bulurlar. Yok eğer benim yolumda olmayacaklarsa, zaten verecek bir şey yok.” diyor. Dördüncüsü de ilmî ve irfânî nesil, irşâdî nesil Bunlar da kendimizden sonra devam edecek, sadaka-i câriyelerdir. Bunlar da meselâ ömürlerinden sonra devam ediyor Mevlânâ’nın Mesnevî’si, İmâm-ı Rabbânî’nin Mektubât’ı, İmâm-ı Gazâlî’nin İhyâ’sı, Yunus Emre’nin şiirleri ve emsalleri. Bunlar da sadaka-i câriye olarak, her okundukça devam ediyor. Tabi burada Gazâlî Hazretleri’nin mühim bir şeyi var. Gazâlî Hazretleri diyor ki “Bir lezzet vardır ki diyor, Cennet’in lezzeti onun yanında hiç kalır diyor. Onu anlamak için şu misallere dikkat et diyor. Üzerinde iyi düşün diyor. İnsanın çeşitli devrelerinde eşyadan lezzet alması, gıdalardan lezzet alması, birbirine müsâvî değildir diyor. Meselâ yeni doğan bir çocuğun bütün lezzeti ve gıdası, annesinin sütünü emmektir. Bundan başka zaten bir şey bilmez, ihtiyacı da yoktur o sütten başka. Fakat beden terakkî ettikçe, muhtelif enerjiler devreye girer ve mecburen gıdaların çeşnisi de değişir. Artık sadece süt emmek, onun istemediği, istese de bedenin ihtiyacını tek başına gideremeyeceği bir vasıtadır. Bu sebeple onun gıda ve lezzeti, terakkîsine göre, bedenî inkişâfına göre, bedenin zaruretine göre devam eder. İşte diyor, mâneviyat da aynen böyledir diyor. Mânevî hayat da aynı. Mânevî yolda terakkî eden kimseye de önceki gıdalar artık yetmez.” Cenâb-ı Hak mârifetullah, mârifetullah istiyor. Kendisine yakınlık istiyor. Önceki gıdalar artık yetmez olur. Artık daha üst seviyede mânevî gıdalara ihtiyaç zuhur eder. Meselâ farzlara ilâveten nâfileler. Zekâtın ötesinde, sadakalar ve infaklar. Hayır-hasenatta fedakârlıklar. Seherlerde ihyâlar, seherleri ihyâ. Benzeri gayretlere ihtiyaç duyar. Ve Allah Rasûlü’nün ahlâkından tecellîlerden nasip almaya başlar. Yani mânevî merhaleler için kalbin tattığı gıdalar ve lezzetler farklılaşır. Yani mânevî yükselişteki bir gönül, her merhalede ayrı ayrı bir haz ve enerji alır. Sır ve hikmetler ile insan-ı ârif olarak yaşar, bu terakkî son nefese kadar devam eder. Çünkü nihayette insan, yalnız Cenâb-ı Hak’la huzur bulur artık. Kur’ân-ı Kerîm’de “…Kalpler ancak Allâh’ın zikriyle huzur bulur.” [er-Rad, 28] buyruluyor. Kalpler sonsuz bir lezzete kavuşur. Bütün dünyevî lezzetler, o lezzetin yanında bir çakıl taşına döner. Çocukların oynadığı oyuncağa döner. Onun için Mevlânâ, Selçuklu Üniversitesi’nin hocası iken bütün derslerinde, o hâline “hamdım” diyor. Mârifetullah’tan nasip almaya başladığı zaman, “piştim” diyor. Zirvelere tırmandığı zaman da “yandım” buyuruyor. Es’ad Erbilî Hazretleri de “Tecellâ-yı cemâlinden Habîbim nevbahar ateş.” diyor. O kalbindeki ateş her tarafa yansıyor. Fuzûlî öyle; bir suyun akışına bakıyor, neye baksa Rasûlullah Efendimiz’i görüyor sanki, O’na hasret… “Başını daştan daşa urup gezer âvâre su” diyor. “Hâk-i pâyine yetem der ömürlerdir muttasıl, Başını daştan daşa urup gezer âvâre su.” diyor. Yaman Dede ayrı bir çeşni... Demek ki gıdaların nasıl bedende keyfiyet kazandığı gibi, demek ki kalplerin de böyle keyfiyet kazanması, Cenâb-ı Hakk’a vuslat… İşte orada; “…Kalpler ancak Allâh’ın zikriyle huzur bulur.” [er-Rad, 28] Kalp Cenâb-ı Hak’la beraber olmanın büyük bir lezzeti içinde olmuş oluyor. Sahâbî bu duruma geldi. Dünyevî her şey gözünde ufaldı, bitti. “Yâ Rasûlâllah, emret dedi, canım-malım, her şeyim Sana fedâ olsun yâ Rasûlâllah.” dedi. Velhâsıl, yine evlâtlara geleceğim. Evlâtlarımızın/çocuklarımızın kusurlu olmasını istemiyorsak, kusursuz anne ve baba olmaya gayret etmemiz lazım. Aile saâdeti, erkek ve hanımın müşterek geçineceği hususlar… Bunun temelinde şunlar var Bir; birbirleri ile iyi geçinmek. Yani şeriat hudutlarına dikkat etmek. Şeriat hudutlarından taşmamak. İkincisi; mutluluk ve sevinçlerin paylaşılması için, hayatın yük ve sıkıntılarını bertaraf etmek. Yani beraber katlanmak. Anlayışlı ve olgun davranmak, fedakâr olmak. İslam ve İhsan Eşinizle bu sefer daha farklı bir evlilik yıldönümü kutlaması yapmayı ve O'na daha orijinal sürprizler yaşatmayı mı planlıyorsunuz? O halde bizim sürpriz önerilerimize de mutlaka göz atın. Acısıyla tatlısıyla evliliğinizde, koskocaman bir yılı daha geride bırakmanın mutluluğu ve heyecanı içerisindesiniz. İşin en özel ve en önemli yanı ise, nikah tarihinin üzerinden geçen her yıl, eşinize olan aşkınızın da katlanarak büyümesi! İşte bu durum, kutlanmayı da, tebrik edilmeyi de fazlasıyla hak ediyor. Bu yüzden biricik eşinize olan sadakatinizi, bağlılığınızı ve aşkınızı gösterecek unutulmaz bir evlilik yıl dönümü kutlaması daha yaşatmak istiyorsunuz! Çünkü evlendiğiniz tarihin yıl dönümü, sizin için tarihlerin en özeli ve en önemlisi. Ancak tam da bu noktada artık sürpriz olmaktan çıkmış önemli bir sorun var! Ne mi? Sorun şu ki; her evlilik yıl dönümünde yaşanan, artık eşinizin de sizin de ezbere bildiğiniz benzer kutlama biçimi! Şimdi bahsedeceğimiz sahne bakalım size tanıdık gelecek mi? Eşiniz evde yıldönümü için, akşam yemeğinde sizin de çok beğeneceğiniz güzel yemeklerden birini hazırlıyor. Siz ise eşinizin hoşlanacağını düşündüğünüz, zevklerine hitap eden takılardan birini satın alıp, güzel bir hediye kutusu içerisinde O'na armağan ediyorsunuz. Derken evde baş başa romantik bir akşam yemeği. Eşinizle her evlilik yıldönümünde tekrar eden, evde ya da güzel bir restorana taşınmış birlikte yemek sürprizi! Evliliğinizin birinci yıldönümünden başlayarak, ikinci, üçüncü ve daha sonrası için hep aynı sahneleri görmekten, aynı bilindik şeyleri yaşamaktan sıkıldınız mı? Eşinizle bu sefer daha farklı bir evlilik yıldönümü kutlaması yapmayı ve O'na daha orijinal sürprizler yaşatmayı mı planlıyorsunuz? O halde muhtemelen, tüm inisiyatifi elinize alarak, A'dan Z'ye tüm aşamalarında eşinizin de çok beğeneceği, romantik evlilik yıldönümü sürprizleri arıyorsunuzdur. Eğer eşinize unutamayacağı, sürpriz bir evlilik yıldönümü yaşatmak istiyorsanız, bu yazımızı okumadan herhangi bir karar vermemenizi öneriyoruz. Çünkü bu makalemizde eminiz ki eşinizin de çok beğeneceği, bol seçenekli ve benzersiz bir dünya evlilik yıldönümü sürpriz fikirleri bulacaksınız. Eğer hazırsanız, sürpriz fikirlerimize hemen geçelim; Eşinize Romantik Evlilik Yıldönümü Sürprizleri Sürpriz 1- Yurt dışı Seyahatleri İnsanlar farklı şeyleri asla unutmazlar. Amacımız da zaten bu; eşinize unutmayacağı bir yıl dönümü yaşatmak! Eşinizle keşfedilmeyi bekleyen yerleri birlikte gezin! Evet, Türkiye Dünya'nın en eşsiz, en özel yerlerinden biri. Muhtemelen eşinizle birlikte ülkemizde görmediğiniz gezmediğiniz yer kalmamıştır. Ancak bu yıl evlilik yıldönümüne özel, sürpriz tercihlerinizde radikal bazı değişiklikler yapma zamanı! Eşinizle başka ülkeleri, başka kültürleri keşfetmeye ne dersiniz? Eşinize evlilik yıldönümü hediyesi olarak Paris'i, Tokyo'yu, Tayland'ı hediye edebilirsiniz. Eğer yoksa hemen kolları sıvayın ve hem kendinize, hem de eşinize pasaport çıkartıp O'na unutulmayacak özel bir sürpriz yaşatın! Sürpriz 2- Arabalı Sinema Nostaljisi Eşinize evlilik yıldönümünde yine güzel bir sürpriz yapabileceğiniz harika bir önerimiz daha var! 50'li yılların en büyük eğlencelerinden biri olan Arabalı sinemaya ne dersiniz? Arabalı Sinema sürprizi Evliliğinizin yıldönümü için eşinize nostaljik sürprizlerden biri! Sürpriz 3- Evlilik Alyansınızı Değiştirin Eşinizi, yüzüklerin parmaklarınıza takıldığı o heyecanlı ana geri götürmeye ne dersiniz? Bildiğiniz gibi aşkın ve evliliğin en özel sembolü alyans yüzükler! Bu evlilik yıldönümünde eşinize yepyeni alyans hediye edebilirsiniz. Bu da eşinizin kesinlikle ön göremeyeceği ve hiçbir zaman unutamayacağı özel sürprizlerden biri. Hem eşinize sevgi dolu bir hediye vermiş olacak, hem de eşinizin yepyeni alyans yüzükleri olmasını sağlayacaksınız! Sürpriz 4- Eşinize Aşk Mektubu Yazın Çok çılgınca gelebilir ama, yılın 365 günü için, her güne özel bir aşk mektubu hazırlamaya var mısınız? Aşk Mektubu ile eşinize evlilik yıl dönümünde hediyelerin en romantik olanını vereceksiniz! Kendi el yazınız ile, eşiniz hakkındaki hayallerinizi, O'na olan bağlılığınızı ve sevginizi 365 adet olacak şekilde mektuplara yazın! Eğer imkanınız varsa uzun uzadıya mektuplar yazabilirsiniz. Ama çok fazla zamanınız yoksa, kısa paragraf ya da cümlelerle O'na olan hislerinizi aşk mektuplarıyla gösterebilirsiniz. Yazdığınız aşk mektuplarını da, şık ve güzel bir hediye kutusu içerisine koyup, evlilik yıl dönümünüzde O'na armağan edin! Elbette içerisine kolye ve benzeri bir takı koyduğunuzda, daha da mutluluk verici olacağı kesin! Sürpriz 5 - Eşinize Olan Aşkınızı Fotoğraf Albümü İle Gösterin El yapımı hediyeler kadar, insanları duygulandıracak başka bir şey yok. İşte şimdi önereceğimiz hediye, hem el emeği ile hazırlanan bir hediye, hem de sürpriz dozu oldukça yüksek! Eşinize olan büyük aşkınızı, içerisinde ilişkinizi anlatan en özel fotoğraflarınızdan oluşacak romantik bir albüm ile göstermek ister misiniz? Biraz emek gerektirecek ama, ortaya kusursuz etkileyicilikte bir evlilik yıldönümü hediyesi çıkacak! Kocanıza parayla satın alınabilecek hiçbir armağanı layık görmüyorsanız, hediyenizi evde oturup kendiniz hazırlamaktan başka çareniz yok! En güzel fotoğraflarınızı bulun ve bunları A4 boyurtundaki kaliteli kağıtlar üzerine yapıştırın! Her fotoğrafın altına da, romantik aşk sözlerinizi yazın! Emin olun ki eşiniz bu özel, anlamlı ve manevi yönü son derece yüksek armağanı ömrünün sonuna kadar saklayacaktır. Sürpriz 6- Ağaç veya Bir Bitki Dikin Bir hediyenin değeri, yıllar sonra size hissettirdikleri ile doğru orantılıdır. Eğer bir hediye, üzerinden uzun yıllar geçtikten sonra bile hala çok güçlü duygular hissettiriyorsa, işte o hediye son derece anlamlı ve değerlidir. İşte aşkınızı geleceğe taşıyabileceğiniz, ileride çoluk çocuğunuza gösterebileceğiniz özel bir hediye tavsiyesi! Eşinizle birlikte bahçenize herhangi bir ağaç dikebilirsiniz. Bu hem eşiniz için inanılmaz anlamlı bir evlilik yıldönümü sürprizi olacaktır hem de insanlığa en güzel armağanlardan biri. Sürpriz 7- Kişiye Özel Kitap Eşinize evlilik yıldönümünüzde yapabileceğiniz en güzel ve en orijinal sürprizlerden biri de O'na özel bir kitap yazmak olacaktır. Eşinize olan aşkınızı anlatan bir kitap yazın! Hatta mümkünse bunu en profesyonel şekilde hazırlamaya çalışın! Yani nasıl? Mesela yazdığınız kitabı bir matbaayla anlaşarak bastırabilirsiniz. Fazlasıyla emek gerektiren bir evlilik yıldönümü hediyesi olacağı kesin. Ancak, eşinizin bir ömür boyu saklayacağı en değerli ve de en anlamlı hediyelerden biri! Aşkınızın ilk kıvılcımı nerede yakıldı. ilk buluşmanız, ilk O'na "Seni Seviyorum" dediğiniz an. Evlilik hazırlıkları. O'na yaptığınız sürprizler. Tüm bunları kitabınıza yazıp, geleceğe çocuklarınızın da sizinle gurur duyacağı özel bir hediye taşıyın! "Aşkımıza özel kitap hazırlamak çok etkileyici ve çok özel ama yok mu bunun daha zahmetsiz olanı? " diyorsanız, size harika bir haberimiz var! Dilerseniz aşk kitabını profesyonel editörler de sizin yerinize hazırlayabiliyor. Bir kaç basit soruya vereceğiniz cevap ve göndereceğiniz fotoğraflarla ilişkinizi anlatan kitap yazılıyor. Bu adresten Kişiye Özel Kitap siparişi verebilirsiniz. Sürpriz 8 - Aşkınıza Özel Film Hazırlatın Evlilik yıl dönümünüzde eşinize yapacağınız sürprizin ana gayesi, O'na olan sevginizi en güçlü şekilde hissettirmek! İşte eşinize olan aşkınızı O'na göstermenin en orijinal yolu; Aşkınıza Özel Film. Profesyonel bir ekip tarafından yaklaşık 3-4 dakika sürecek olan size özel aşk filmi ile, eşinize olan sevginizi en romantik şekilde bir kez daha gösterebilirsiniz. Konuyla ilgili ayrıntılar, sipariş ve fiyat bilgisi almak için BURAYA tıklayabilirsiniz. Sürpriz 9- İçinizdeki Çocuğa Bir Şans Verin. Geride kalan tüm evlilik yıldönümü kutlamalarında aynı şeyleri yapmak sizi ve eşinizi heyecanlandırmıyorsa, artık farklı şeyler denemenin zamanı! Eşinize asla unutamayacağı orijinal bir sürpriz yapmak isterseniz bir de PaintBall'ı deneyin. Doğa ile baş başa, özel kostümleri, adrenalin dolu eğlencesi ile Paintball, içinizdeki çocuğa hayat verecek! Google'da Paintball diye bir arama yaptığınızda konuyla ilgili ayrıntılı bilgilere ve bu hizmeti satın alabileceğiniz web sitelerine ulaşabilirsiniz. Sürpriz 10 - Kişiye Özel WEB Sitesi Teknoloji ve internet çağında yaşıyoruz ve bu da bize yapacağımız sürprizlerde harika fırsatlar sunuyor! Örneğin kişiye özel web sitesi hazırlamak gibi. Eşinize yapabileceğiniz en güzel sürprizlerden biri de, içerisinde aşkınızın öyküsünün yer aldığı, fotoğraflarla desteklenen güzel bir web sitesi hazırlamak olacaktır. Eşinizin çocukluk fotoğraflarını, öğrencilik yıllarındaki fotoğraflarını, sizinle tanışmasını, söz, nişan düğün fotoğraflarınızı bulun ve web sitesinde bunu güzel bir öyküye çevirin! Sevgilinize özel web sitesi en orijinal sürprizlerden biri. Eğer web sitesi hazırlama konusunda bilgi ve birikiminiz varsa bu iş sizin için tam bir çocuk oyuncağı! Hiç zaman kaybetmeden şimdiden evliliğinize özel bir web sitesi hazırlayın! Şayet bu konulara biraz uzaksanız bunu bir Facebook sayfası oluşturarak da hazırlayabilirsiniz. Daha profesyonel bir iş çıksın istiyorsanız BURADAKİ adresi inceleyebilirsiniz. Sürpriz 11- Kişiye Özel 3D Karikatür Bazen esprili ve komik bir hediyeden inanılmaz etkileyicilikte en romantik hediyeler de çıkabiliyor. Örnek ister misiniz? Mesela yan tarafta gördüğünüz Kişiye Özel 3D Karikatür gibi. Eşinizle birlikte çektirdiğiniz herhangi fotoğrafın 3 boyutlu ve masanızda her zaman sergileyebileceğiniz karikatürlere dönüşmesini ister misiniz? Eşiniz bir bankacı olabilir, muhasebeci, avukat, mühendis, doktor veya öğretmen! Kişiye Özel 3D Karikatür, eşinizin iş yerinde her zaman gururla sergileyeceği, tebessümle anacağı en eğlenceli evlilik yıldönümü sürprizlerinden biri. %100 el emeği ile hazırlanan Kişiye Özel 3D Karikatür hakkında detaylı bilgi, sipariş ve fiyat bilgisi almak için BURAYA tıklayabilirsiniz. Sürpriz 12 - Karakalem Portre Resim Üzerinden yıllar, asırlar da geçse, evli çiftler için düğün fotoğrafları her zaman heyecan verici olmuştur. Özellikle kadınlar için düğün fotoğraf albümü çok daha özeldir! Çünkü bu fotoğraflarda yıllarca hayalini kurdukları rüya gibi bir gelinlik içerisindedirler. Gerçekten de gelinlik bir kadının yaşamı boyunca sadece 1 kez giyindiği tek kıyafettir. Bu yüzden yaşı ne olursa olsun bayanlar için gelinlikli fotoğraflar çok önemlidir. İşte siz sevgili erkek eşler için bulunmaz bir evlilik yıldönümü sürpriz fırsatı Eşinizin en sevdiği düğün fotoğraflarınızdan birini kara kalem portre olarak çizdirmek ister misiniz? Kara kalem portre resim eşinize evlilik yıldönümü hediyesi olarak bu güne kadar vereceğiniz en orijinal hediye seçeneklerinden biri! Konuyla ilgili detaylı bilgi almak için BU ADRESE bakabilirsiniz.

evlilik yildonumu nikah mi dugun mu